PKK’nın silahsızlanması: İmkansıza yakın ama pekala mümkün

05.01.2013 Vatan

Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/4

PKK’nın silahsızlanması: İmkansıza yakın ama pekala mümkün

Yeni İmralı sürecinin başlamasıyla birlikte yapılan değerlendirmelerde en çok bardağın boş tarafından hareketle yapılan kötümser yorumlar dikkat çekiyor. Bunda şaşılacak bir şey yok çünkü bu topraklarda Kürt sorununun tarihi çok eski, PKK ise yaklaşık 35 yıldır varlığını sürdüren bir örgüt. Gerek Kürt sorunu, gerek PKK sorunu, sadece ulusal değil aynı zamanda bölgesel, uluslararası, hatta küresel boyutları olan sorunlar. Hal böyle olunca bu sorunların sayısız aktörü mevcut ve bunların hatırı sayılır bir bölümü statükodan, yani sorunların çözülmemesini, hatta daha da derinleşmesini arzuluyor ve bu uğurda ellerinden geleni yapıyorlar ve yapacaklar.
Sorunları sadece kendi coğrafyamız içinde çözme şansımız olsaydı bile işimiz yine çok zor olacaktı. Çünkü yaklaşık 30 yıldır bu topraklarda çok kan aktı, çok kişi mağdur oldu ve hafızalar hâlâ taze. Daha önceki yazılarımızda vurguladığımız gibi "Türklerin kaygılarıyla Kürtlerin haysiyeti arasında denge"yi gözeten bir çözüm formülü bulabilmek, bulsak bile bunu hayata geçirebilmek gerçek bir maharet istiyor. Tabii maharetten önce taraflar arasında yok olmaya yüz tutmuş güveni yeniden tahsis etmek şart.

Bazı realiteler

Eğer çözüm istiyorsak birkaç realiteyi kabul etmemiz gerekiyor. Örneğin:
1) Artık Kürt sorunu ile PKK sorunlarını birbirinden koparmak imkansız. Önce birini, sonra diğerini çözme formülleri başarısızlığa mahkum. Dolayısıyla PKK'nın silahsızlandırılmasıyla Kürt sorununun çözümünü birlikte hedefleyen stratejilere ihtiyacımız var.
2) PKK'nın zor yoluyla tasfiyesinin imkansızlığı yıllar önce ortaya çıktı. Silah bırakmak için örgütün ikna edilmesi zorunlu.
3) Birçok iç ve dış odağın kolaylıkla sızabildiği PKK'yı ikna etmede Abdullah Öcalan kilit bir öneme sahip.
4) Öcalan'ın her dediğini örgütün tüm birimlerine kabul ettirmesi sanıldığı ve umulduğu gibi kolay olmayabilir.
5) Türkiye'nin Kürt sorununu bölgemizdeki genel Kürt sorunundan ayrı ele almak iyice imkansızlaştı. Dolayısıyla Irak, İran ve Suriye Kürtlerini de hesaba katan stratejiler geliştirmek gerekiyor.
6) "Kürt sorununu çözmeye çalışırken Türk sorunu çıkartmayalım" şeklindeki uyarıları abartmadan ciddiye almak şart.
7) Türk ve Kürt milliyetçiliklerinin birbirini beslediği, kötü niyetlilerin müdahalelerine son derece açık bir ortam söz konusu.
8) Çözüm sürecinin zaman alacağını, nice engelle karşılaşılacağını unutmayıp, her türlü provokasyona karşı tetikte olmak ve kaçınılmaz yol kazalarından büyük hayal kırıklıklarına kapılmamak gerekiyor.

Mecburiyetten kaynaklanan umut

Burada keselim. Görüldüğü gibi kötümser olmak için binbir neden var. Ama şahsen içinde bulunduğumuz durumda, PKK'nın silahsızlanması ve Kürt sorununun çözümünün imkansıza yakın bir zorlukta ama pekala mümkün olduğunu düşünüyorum. Umutlu olmamın en temel (ve bence yeterli) gerekçesi Türkiye'nin bu sorunu çözmeye mecbur olması. Bu statükoyla devam etmemiz halinde Türküyle Kürdüyle, Erdoğan'ı ve Öcalan'ıyla, BDP'si, AKP'si, CHP'siyle hepimiz birlikte kaybedeceğiz.

Yarın: Kürt sorunu Türk sorununa nasıl dönüşür, nasıl dönüşmez?

Dizi:
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/7  Temkinli değil eleştirel iyimserlik
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/6  “Kürdistan sorunu”nun figüranı değil başrol oyuncusu olma fırsatı
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/5  Korkmaya gerek yok, Kürt sorunu Türk sorununa dönüşmez
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/3  Devlet Öcalan’ı, Öcalan da PKK’yı ikna etmek zorunda
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/2  Devlet Öcalan’ı kullanıp atacak mı?
Artıları ve eksileriyle yeni İmralı süreci/1  Üç temel aktör: Öcalan Fidan ve Erdoğan





Destek olmak ister misiniz?
Doğru haber, özgün ve özgür yorum ihtiyacı
Bugün dünyada gazeteciler birer aktivist olmaya zorlanıyor. Bu durum, kutuplaşmanın alabildiğine keskin olduğu Türkiye'de daha fazla karşımıza çıkıyor. Halbuki gazeteci, elinden geldiğince, doğru haber ile özgün ve özgür yorumla toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya çalışmalı ve bu yolla, kutuplaşmayı artırma değil azaltmayı kendine hedef edinmeli. Devamı için

Son makaleler (10)
15.09.2024 Erdoğan’ın “din düşmanları”na ihtiyacı var
08.09.2024 Erdoğan genç teğmenlerden rahatsız
06.09.2024 Ruşen Çakır, Kemal Can ve Kadri Gürsel ile Haftaya Bakış (230): CHP iktidara yürüyor mu? Sisi-Erdoğan kavuşması - Teğmenlerin kılıçlı yemini
05.09.2024 Bir mozaik olarak Türkiye (4): Pakrat Estukyan Türkiye’de Ermeni olmayı anlatıyor: “Yegâne talebimiz eşit yurttaşlık”
04.09.2024 31 Mart’ta AKP ile seçmeni arasında ne oldu? Feyza Akınerdem ile söyleşi
04.09.2024 Transatlantik: Sisi-Erdoğan kardeşliği, BRICS Türkiye’ye ne katar? Netanyahu neden ateşkes istemiyor?
03.09.2024 “Erdoğan iyi, çevresi kötü” önermesinde son durum
02.09.2024 Kara Harp Okulu’ndaki “Subaylık Yemini” olayı: Hakan Şahin ile söyleşi
01.09.2024 Ayrılar aynı yerde: Kuvvet komutanları, HÜDA PAR, MHP…
31.08.2024 Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Atatürk’le alıp veremediği ne olabilir?
15.09.2024 Erdoğan’ın “din düşmanları”na ihtiyacı var
17.06.2023 Au pays du RAKI : Entretien avec François GEORGEON
21.03.2022 Ruşen Çakır: Laicism out, secularism in
19.08.2019 Erneute Amtsenthebung: Erdogans große Verzweiflung
11.02.2016 Hesabên herdu aliyan ên xelet şerê heyî kûrtir dike
05.05.2015 CHP-şi Goşaonuş Sthrateji: Xetselaşi Coxo Phri-Elişina Mualefeti
03.04.2015 Djihadisti I polzuyutsya globalizatsiey I stanovitsya yeyo jertvami. Polnıy test intervyu s jilem kepelem
10.03.2015 Aya Ankara Az Kobani Darse Ebrat Khahad Gereft?
08.03.2015 La esperada operación de Mosul: ¿Combatirá Ankara contra el Estado Islámico (de Irak y el Levante)?
18.07.2014 Ankarayi Miçin arevelki haşvehararı