PKK'YI ANLAMAK/4 PKK dönüşü olmayan bir noktada mı?

22.10.2007 Vatan

Tezkerenin üzerinden daha bir hafta geçmeden PKK’nın bu derece kapsamlı, örgütlü ve etkili bir saldırı düzenlemesi şaşırtıcı değil mi? Bu tür yeni bir saldırı beklediğini defalarca söylemiş ve yazmış biri olarak hiç şaşırmadım. PKK militanlarının, Irak sınırına bu kadar yakın bir noktayı hedef seçmeleri, ülkeye muhtemelen Irak’tan sızmaları ve yine Irak’a doğru kaçmaları, PKK'nın Türkiye’yi Kuzey Irak’a çekmek istediğini açık ve net bir şekilde gösteriyor. Diyelim ki hükümet Dağlıca saldırısından sonra da sınır ötesi operasyona yanaşmadı. O zaman PKK'nın çok zaman geçmeden yeni bir saldırıda bulunması kuvvetle muhtemeldir. Yani Türkiye, er ya da geç bu adımı atmak zorunda kalacağa benziyor.

Basit hesaplar

Peki PKK neye güveniyor? Türkiye’nin Kuzey Irak’a girmesinden nasıl yararlanmayı hesaplıyor. PKK’nın stratejisi hakkında, hızlı bir şekilde şöyle bir tahminde bulunabiliriz: “Türk ordusunun Irak’a girmesiyle birlikte sorun hızla uluslararası platforma kayar. PKK militanları teröristlikten ’özgürlük savaşçısı’ olmaya terfi eder. Bu arada Irak Kürtleri de Türk ordusuyla çatışır. Batı Türkiye’ye karşı çok sert tavır alır. Bütün bunların sonucunda Ankara geri adım atmak zorunda kalır.” Farz edelim ki PKK’nın bütün bu basit hesapları tuttu, peki sonra ne olacak? Amaçları ne? PKK’nın uzun zamandan beri tek hedefi, Türk devletiyle masaya oturmak ve pazarlık etmek. Bu pazarlığın sonucunda örgüt üyelerine genel af çıkarılmasını, lider kadronun yasal siyasete girmesine izin verilmesini bekliyorlar.

Eve Dönüş Yasası

AKP’nin iktidara geldiği ilk günlerde, “Eve Dönüş Yasası” diye de bilinen “Topluma Kazandırma Yasası” nın hazırlık sürecinde devletin birçok kademesinde bu konular enine boyuna tartışılmıştı. Güvenlikle ilgili bazı birimler ve uzmanlar, yazı dizimizin ilk gününde belirttiğimiz gibi “PKK sorunu İmralı’dan geçer” yaklaşımıyla, Abdullah Öcalan ile bir şekilde görüşüp, örgütün de benimseyebileceği bir formülü hayata geçirmeyi önermişlerdi. Hatta bu dönemde tartışmaların, lider kadronun geleceği noktasında kilitlendiği söylenmiş, bunu çözmek için de bu kişilerin İskandinav ülkelerine sürgünü formülü ortaya atılmıştı.

Tek bildikleri şey

Ancak binlerce PKK militanının hiçbir şey olmamış gibi normal yaşama dönmesi fikri devletin tüm katları tarafından benimsenmedi ve sonuçta yasa bir tür “Pişmanlık Yasası” gibi çıktı. Nitekim yararlanmak için çok az PKK militanı başvururken, Hizbullah, İBDA-C gibi grupların cezaevlerindeki çok sayıda üyesi bu yasa sayesinde tahliye oldu. Aradan geçen dört yıl boyunca Öcalan ateşkesi devam ettirdi, Irak’taki Kürt yönetimine karşı siyasi mücadele verip Kemalizm savunuculuğu yaptı ve böylelikle devletle masaya oturmayı umdu. Ama devletin kendilerini muhatap alması konusunda hiçbir gelişme olmadığını gören PKK tabanı ve örgütün dışardaki liderleri tekrardan tek bildikleri şeye, teröre yöneldiler. Diğer bir deyişle, Öcalan’ın silahları susturarak yapmak istediğini Murat Karayılan tekrar silahları konuşturarak yapmak istiyor. Ne var ki, nispi bir barış ortamında bile PKK’lılara affa yanaşmayan devletin, bunca şehitten sonra bu noktaya varabileceğini düşünmek hiç de gerçekçi değil. Hele kamuoyunun böyle bir gelişmeye onay vermesini tasavvur etmek bile imkansız.

‘Ateşkes’ diyecekler

Özetle PKK’nın bu stratejisiyle bir şey elde etmesi mümkün değil. Muhtemelen kısa bir süre içinde yeniden “ateşkes” demeye başlayacaklardır. Ancak geri dönüşü olmayan bir noktaya girdiler ve Türkiye’yi de buraya sürüklediler.



Destek olmak ister misiniz?
Doğru haber, özgün ve özgür yorum ihtiyacı
Bugün dünyada gazeteciler birer aktivist olmaya zorlanıyor. Bu durum, kutuplaşmanın alabildiğine keskin olduğu Türkiye'de daha fazla karşımıza çıkıyor. Halbuki gazeteci, elinden geldiğince, doğru haber ile özgün ve özgür yorumla toplumun tüm kesimlerine ulaşmaya çalışmalı ve bu yolla, kutuplaşmayı artırma değil azaltmayı kendine hedef edinmeli. Devamı için

YAZI DİZİSİ
1 PKK'yı anlamak-1 Öcalan artık PKK’nın “fahri başkanı” 19.10.2007
2 PKK'yı anlamak/2 Genç PKK’lılar Irak Kürtlerine özeniyor 20.10.2007
3 PKK'YI ANLAMAK/3 Irak Kürtleri PKK’yı istese de korkutamaz 21.10.2007
4 PKK'YI ANLAMAK/4 PKK dönüşü olmayan bir noktada mı? 22.10.2007

Son makaleler (10)
15.09.2024 Erdoğan’ın “din düşmanları”na ihtiyacı var
08.09.2024 Erdoğan genç teğmenlerden rahatsız
06.09.2024 Ruşen Çakır, Kemal Can ve Kadri Gürsel ile Haftaya Bakış (230): CHP iktidara yürüyor mu? Sisi-Erdoğan kavuşması - Teğmenlerin kılıçlı yemini
05.09.2024 Bir mozaik olarak Türkiye (4): Pakrat Estukyan Türkiye’de Ermeni olmayı anlatıyor: “Yegâne talebimiz eşit yurttaşlık”
04.09.2024 31 Mart’ta AKP ile seçmeni arasında ne oldu? Feyza Akınerdem ile söyleşi
04.09.2024 Transatlantik: Sisi-Erdoğan kardeşliği, BRICS Türkiye’ye ne katar? Netanyahu neden ateşkes istemiyor?
03.09.2024 “Erdoğan iyi, çevresi kötü” önermesinde son durum
02.09.2024 Kara Harp Okulu’ndaki “Subaylık Yemini” olayı: Hakan Şahin ile söyleşi
01.09.2024 Ayrılar aynı yerde: Kuvvet komutanları, HÜDA PAR, MHP…
31.08.2024 Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın Atatürk’le alıp veremediği ne olabilir?
15.09.2024 Erdoğan’ın “din düşmanları”na ihtiyacı var
17.06.2023 Au pays du RAKI : Entretien avec François GEORGEON
21.03.2022 Ruşen Çakır: Laicism out, secularism in
19.08.2019 Erneute Amtsenthebung: Erdogans große Verzweiflung
11.02.2016 Hesabên herdu aliyan ên xelet şerê heyî kûrtir dike
05.05.2015 CHP-şi Goşaonuş Sthrateji: Xetselaşi Coxo Phri-Elişina Mualefeti
03.04.2015 Djihadisti I polzuyutsya globalizatsiey I stanovitsya yeyo jertvami. Polnıy test intervyu s jilem kepelem
10.03.2015 Aya Ankara Az Kobani Darse Ebrat Khahad Gereft?
08.03.2015 La esperada operación de Mosul: ¿Combatirá Ankara contra el Estado Islámico (de Irak y el Levante)?
18.07.2014 Ankarayi Miçin arevelki haşvehararı